"Özgün birey için önemli olan yanlışın kendisidir. Sahibinin kim ya da kimler olduğu değil."

"Hayatını ahlak ve etik hassasiyetler üzerine inşa eden bireyler, kendi nefislerinden ziyade başkalarının kazanımlarına odaklanırlar. Bunlar diğergam insanlardır. "

"Yaşanılabilir bir dünyanın inşası, ancak elbirliği, gönül birliği ve erdemli insanların erdemli çabaları ile mümkün olabilir."

"İnsanoğlunun karakter yapısı ya tek adamlığa ya da paylaşımcılığa uygundur."

"Yönetim zor ve bir o kadarda sorunlu bir süreçtir."

"Oligarşik eğilim, ancak insani değerlerle beslenen ve meşruiyeti etik ve ahlaki standartlarda arayan bir yönetim tarzında olmaz."

"Meşruiyet; adam gibi adam olunarak, özgürleşerek ve özgünleşerek sağlanabilen bir itibar seviyesidir."

"Bu değerler; “ahlaki ve etik kurallar, empati yeteneği, Allah korkusu, millet ve vatan sevgisi, fedakarlık, tevazu, dürüstlük, paylaşma ve paslaşma, sevgi ve şefkat sahibi olma, onur ve gururuna düşkünlük, yüksek tenezzül düzeyi, eşitlik ve adalet algısı, ilişkilerde şeffaflık, liyakat ilkesine bağlılık,  insan hak ve özgürlüklerine saygı, düşmüşün yanında yer alma,  sosyal sorumluluk bilinci, haksız rekabet fiilinden uzak durma, çevreye saygı ve hırsını yönetme becerisi” şeklinde sıralanabilir."

"İdealizm insanoğlunun etik ve ahlaki ilkeleri özümseyerek hayatını ve ilişkiler sistemini değerler bazında düzenlemesidir."

"İdealist için önemli olan helal ve meşru kazançtır."

"Günü birlik düşünmek, günü birlik yaşamak ve hayatı kendi rutinine bırakmak... Böyle davrananlara, pragmatist (faydacı)  diyoruz."

 "Hayat tercihimizi belirlerken inancımızı, kültürümüzü ve insani hassasiyetlerimizi esas alırsak, dik durmuş ya da düz yaşamış oluruz. Yani idealist oluruz. Yok eğer, hayat tercihimizin belirlenmesinde hayatın rutin zevk ve kazanımlarını esas alırsak, bu durum bizi pragmatist yapar.  Bunun öteki adı, ilkesizlik ya da omurgasızlıktır."

“Cahilin başkalarını kendisi ile cehalette eşitleme gibi bir alışkanlığı vardır.”

"Cahillik sadece eğitimsizlikten kaynaklanan bir durum değildir."

"Düşünmek; yücelmek, aşama kaydetmek, ilerlemek, yeni alanlar keşfetmek, durağanlıktan kurtulmak, nefsi aşmak, taklitten özgünlüğe terfi etmek ve nesne konumundan özne konumuna ulaşabilmektir."

"Düşünmeme eyleminin baskın olduğu toplumsal yapıları bekleyen sonuç, sosyal ya da toplumsal tefessühtür."

"İdealist, muhatabını yargılamadan önce anlamaya çalışır."

"İdealistin rehberi; inancı, ahlakı ve etik doğrulardır."

"İdealist dürüsttür."

"İdealist, kimsenin helal kazancının takibcisi değildir."

"İdealist, haysiyetli gelişime değil, yozlaşmaya ve soysuzlaşmaya karşıdır."

İdealistin nizamı alem ya da kı,ıl elma gibi vizyony ve yüce bir iddiası vardır. İdealist; sabırlı, vakur ve tevekkül sahibidir."

İdealist, kendisi ve çevresi ile barışktır. İdealisttin empati yeteneği güçlüsüdür... İdealist, tabir yerindeys yaşadığı toplumun güvenlik sigortasıdır.

İdealist, nefsini ve hırsını aşabilen veya yönetebilendir."

"Yardımlaşma ya da paylaşma ile kişinin hayatının belli bir kısmına dokunabiliriz."

"Her birey önemli, özgün, özel ve orijinaldir."

"Ahlak ...vicdanı temizler ve onu besler. Buna karşın vicdan da, ahlaki ilkeleri temellendirir ve onu güçlendirir."

"Cahillik çözümü zor toplumsal sorunlardan birisidir."

"Etik, doğru ve yanlışa ait evrensel boyutlu ilkeler bütünüdür."

"Kurallar yazılmak için değil, uygulanmak için vardır. "

"Sıklıkla kul olarak Allaha ve içinde yaşadığımız topluma karşı sorumluluklarımızı hatırlamalıyız."

"Gönlün de bir iklimi vardır."

"Müslüman Türk’ün gönül iklimini oluşturan yaklaşımın beslendiği kaynak; Hoca Ahmet Yesevi, Mevlana, Yunus Emre, Hünkar Hacı Bektaşı Veli gibi gönül erlerinin duygu ve hayatı anlama biçimleridir."

"Dünyanın hemen her bölgesinde makro düzeyde olmasa bile lokal manada Müslüman Türk’ün gönül ikliminin izlerine rastlamamız mümkün."

"İnsanlığın sosyal barışı, nefsini kontrolü ile mümkündür."

"Gönül adamı olmak daha da zordur. Bunun için nefsi aşmak gerekir. Nefis ise bizim ruhumuzun en önemli tuzaklarından birisidir."

"Kul olmak, kulluk yaptığımız Yaratanın emir ve yasaklarına eğmeden, bükmeden, değiştirmeden ya da dönüştürmeden uymakla mümkündür."

"Bizim hayat anlayışımızda; kabalık, yıkıcılık, zorlama, linç duygusu, adaletsizlik, küçük düşürme ve insanları kalıbının dışında olmaya zorlama yoktur."

Kaynak:
https://www.facebook.com/profile.php?id=100011311245199&mibextid=ZbWKwL