Ey insan, sözüm sanadır:
Kendini bir şey sanıyor, şımarıyorsun. Kibirleniyor, insanlıktan uzaklaşıyor, kendi dışındakilere kabalaşıyorsun. Şaşıyor, şaşırtıyor, çoğunlukla haddini aşıyorsun.
Yaşadığın her olay, sana zımnen şöyle diyor:
Ey insan,
Kendini beğenmeyi, kibri, kini, merhametsizliği, cimriliği sona erdir. Kulluğunu, insanlığını hatırla. Aklını ahlakla kuvvetlendir, bilgini hayırlı işlerde değerlenir. Enerjini, güzelliklerin çiçeklenmesine harca. Merhametini ve mazlumları her daim koru. Fakire, düşküne, dertliye, kimsesize yardım eyle. Kendini çok şey sanma. Nihayetinde bir beni ademsin, unutma. Yanlış, faydasız, sonu karanlık yollara sapma. Gafletle dalaletle, cehaletle, hakkaniyeti inçiten tavır ve hareketlere yönelme. Mutluluğa, saf ve tertemiz niyetlerle, samimiyetle, ahlakla, birlikle, sabır ve Hakkın buyruklarına uymakla ulaşılacağına inan. Küflü, kirli, süfli, köksüz ve meyvesiz görüşlere inanma, kanma, aldanma.
Bir kere daha tevbe eyle.Tevbenin gereğini uygula.
Çalış, uğraş, didin... Dininden, tarihinden ve yaşadıklarından öğrendiklerine uygun, dürüst, terbiyeli ve soylu davranışlarla özgün, özgür, düzgün bir karakterle erdem yolunda inançla sonuna kadar yürü. Yorulmaktan, yılmaktan, bıkmaktan sakın.
Her şeyin düzeldiğini, görkemli bir mutluluğun sana ve cümle varlıklara gülümsediğini göreceksin. Sen düzelince, dünya düzelecek lâkin bu sahih realiteyi önce sen kabul eyleceksin.
Bildim, anladım, inandım, idrak eyledim diyorsan, haydi göreve...