Dönme dolap
MAKALE
Paylaş
24.12.2025 23:55
86 okunma
Kadir Durgun

Hiç lunaparka gidip dönme dolaba bindiğiniz oldu mu?

Bir çocuksu heves, heyecan, macera, hakimiyettir dönme dolaba binmek. Önce dakikalarca bakar, dönenleri seyreder, sonra bir aşk ve şevkle siz de göklere yükselip tepeden bakma, çevreyi kontrol etme sevdasıyla kendinizi dönme dolabın içinde bulursunuz.

Bindiğinizde artık ayaklarınız yerden kesilmiş, kanatsız kartal olmuşsunuzdur. Yaşayacağınız adrenalin sizin olsun, ancak iradeniz elinizden alınmıştır, kaderin çizdiği yolculuğunuz başlamıştır. Biraz kaygı, biraz heyecan, biraz bilinmezlik duygusal gıdanız olacaktır. Gördükleriniz, duyduklarınız, bedeninizde hissettikleriniz sizi farklı iklime taşıyacaktır.

Dünya sahnesini hatırlatır, dönme dolap macerası bana hep. Dünya döngüsünün prototipidir o. Bilinen bir gerçeği var dönme dolabın: Başladığın noktaya, yani başa geri dönmek. Biz buna sıfır noktası diyoruz. Dönme dolap macerasında yaşananlar Ziya Paşa’yı hatırlatır bana: “Asude olam dersen eğer gelme cihane / Meydane düşen kurtulamaz seng-i kazadan” der bir terkib-i bendinde Ziya Paşa.

Dönme dolap eğlencesi bir seyir ve seyahat sürecidir, ömür adlı dünya hayatımız gibi. Emaneten aldığın duyguyu, ruhu aynı yerde bırakmak; onun yapısı, kurgusu gereğidir. Kısa seyahatte yavaş yavaş yükselir, biraz duraksar, aniden hızlanır, bazen git gel yaparız. Birden yükseldiğimiz gibi hızla indiğimiz de olur bulunduğumuz noktadan. İklimin soğuğunu da sıcağını da hissederiz, belki üşürüz, belki yanarız. Rüzgârın ıslığını dinler, bulutların resmini çizeriz yükseklerde. İçimizdeki korku canavarı canlanır, bağırmak isteriz. Kimse duymaz bizi, duysa da yapacakları bir şey yoktur. Pişmanlıkla kaygıyı iç içe yaşarız. Baş dönmesi, mide bulantısı, göz kararması zonklatır bedenimizi. Ya çıkmayacaktık yolculuğa ya da teslim olacağız her türlü meşakkate.

Dünya adlı dolapta yuvarlanıp gidiyoruz. Bindik bir kez bu dolaba; yapılması gereken, bu düzenin yasalarına uygun hareket etmek ve dolapla barışık yaşamak için bize verilen öğretilere harfiyen uymak. Çevreyle kavga, mağlubiyet demek. Dolaba niçin bindiğini bilenler, dolaptan niçin ineceklerini de ve bu süreci nasıl değerlendireceklerini de bilmelidirler.

Dönme dolap; aşağıdan yukarıya, varsıllıktan yoksulluğa, yerden göğe doğru ve nihayetinde varlıktan hiçliğe giden bir seyir mekânı.  Nereden nereye geldim, görmediğimi gördüm, bilmediğimi öğrendim, terlerken üşüdüm, donarken yandım diyebileceğin seyahat süreci. Bu seyahatte biz sadece kaderini oynayan figüran oluyoruz. Sahip olduğumuz donanım kadar, figüranlıkta başarılı olabileceğiz.

Kader tiyatrosunun hiçbir figüranı bu oyunu kazasız bitiremez. Kaza, yaşamamız gereken olaylar, olgular demektir. Yaşayacağınız kazalara karşı maddi ve manevi hazırlığınız varsa dünya tiyatrosundaki figüranlığınızda başarısız olmanız düşünülemez, dönme dolap seyahatiniz, kazançlı bir süreç olur. Şair Ahmet Akkoyun’un “Gönül mayasına daldırdım tası / Başladı feleğin gizli kumpası / Ben köhne can idim o can elmas’ı / Ömrü heder ettim şiir üstüne” dörtlüğünde pişmanlığını ifadelendirdiği gibi heder edilmiş ömrünüz olmaz.

Gezenimizdeki konjektürel iklim oldukça sert görünüyor. Dünya egemenleri, özellikle Siyonizm canavarı, gezenimizi yaşanmaz hale getiriyor. Her türlü enstrümanı masum ve mazlum insanlara karşı kullanmakta kararlı duruyor. Ateşli silahlar, sosyal medya, ahlaki sapkınlık insanca yaşamak isteyenlere karşı acımasızca kullanılıyor. Hangi rüzgârın fırtınaya dönüşeceği belli değil. Donanımlı olmak zorundayız. En azından iyiler de kötüler kadar güçlü, hatta daha fazlası olmalı; dönme dolap macerasının kabusa dönüşmemesi için.

Ankebut suresi 64. Ayette “(Oysa onların tek gerçek kabul ettikleri) bu dünya hayatı hakikatte sadece bir oyun ve eğlenceden ibarettir; ahiret yurduna gelince işte asıl hayat odur; keşke bunu bilselerdi!” buyurur Rabb’imiz. Dönme dolap, bindiğimiz noktaya indirecek bir gün bizi. Dolap seni ne kadar yukarılara taşırsa taşısın bundan kurtuluş yok. Oyun ve eğlence son bulacak. Akıbetimiz, kara toprak olacak.

Ahiret yurdu, bilmediğimiz; ancak varlığına inandığımız mekân. Dünya dolabı seyahatindeki tercihlerimiz, ahiret yurdundaki yerimizi belirleyecek. Hangi donanımla, kimlerle beraber, ne yaptın bu seyahatte, denecek. Kader tiyatrosundaki rolümüzü hangi senaryoya göre oynadığımız sorulacak.

Dönme dolap, oyun, eğlence,

Gelecek sıra size, bize.

Orda olur halimiz nice.

Yok bunun ötesi berisi.

Kadir Durgun

kadirdurgun1957@gmail.com

 

 

Yorum Ekle
Adınız :
Başlık :
Yorumunuz :

Dikkat! Suç teşkiledecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Kadir Durgun
YAZARIN ÖZGEÇMİŞİ
Kadir DURGUN'un
Özgeçmişi
 
Bilecik 1958 doğumlu,
Yunus Emre İlk öğretmen Okulu 1976 mezunu,
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümünü bitirdi. (1981)
Sırasıyla, ilkokul, lise ve dershane öğretmenlikleri, dershane kuruculuğu yaptı.
Meslek tecrübesi 40 yıl.
1987 yılında Haydarpaşa Lisesi Edebiyat öğretmenliğinden ayrılarak İstanbul'da özel dershanelerde çalışmaya başladı, bu tarihten itibaren hem Türkçe öğretmenliği hem de birkaç dershanenin kuruculuğunu yaptı.
Öğretmenliğinin yanında değişik gazetelerde haftalık köşe yazıları da yazmaktadır. 
Kendi adına açtığı blog ve üç Youtube kanalı mevcuttur. Bu kanallarda eğitimle ilgili, günlük olaylardan genele uzanan yorumlar yapmakta ve Kadir Hoca Türkçe Kursu adlı diğer kanalda Üniversite hazırlık Türkçe dersleri vermektedir. 
Kocaeli-İzmit'te ikamet etmektedir.
Eğitimin bir akıl ve gönül işi olduğu inancıyla dünyadaki son gününe kadar eğitim hizmeti yapmayı düşünmekte, millete karşı ödenmesi gereken borcu olduğuna inandığı için sürekli çalışmakta ve üretmektedir. 
Üniversiteye hazırlık için bir Edebiyat kitabı vardır. 

sanalbasin.com üyesidir

ANA HABER GAZETE
www.anahaberyorum.com
İşin Doğrusu Burada...
İLETİŞİM BİLGİLERİMİZ
BAĞLANTILAR
KISAYOLLAR
anahaberyorum@hotmail.com
0312 230 56 17
0312 230 56 18
Strazburg Caddesi No:44/10 Sıhhiye/Çankaya/ANKARA
Anadolu Eğitim Kültür ve Bilim Vakfı
Anadolu Ay Yayınları
Ayizi Dergisi
Aliya İzzetbegoviç'i
Tanıma ve Tanıtma Etkinlikleri
Ana Sayfa
Yazarlarımız
İletişim
Künye
Web TV
Fotoğraf Galerisi
© 2022    www.anahaberyorum.com          Tasarım ve Programlama: Dr.Murat Kaya