
Sesli Dinle
Selam üzerinize olsun
Filistin halkı 1517- 1917 Osmanlı hakimiyetinde 400 yıl sulh içinde yaşamıştır. 1.Dünya Savaşı sonrasında, İngilizlerin hakimiyetine geçtiğinde Filistin nüfusunun yüzde 90’ı Müslüman Arap’tı sadece yüzde 2’si Yahudi idi. Yahudiler, yaşadıkları ülkelerde problem oluşturmuş ve bu sebeple sürgün edilmişlerdir. Bu ülkelerde yaşayan Yahudileri, İngiltere, Fransa, Hollanda, Rusya, Polonya ve diğer Avrupa ülkeleri anlaşarak getirip Filistin’e yerleştirdiler.1948’de İsrail devleti kurulduktan sonra da Filistin halkını kendi topraklarından ya sürgün ettiler ya da katlettiler.
Filistinliler Batı Şeria ve Gazze’de İsrail’in ablukası altında açık cezaevinde yaşatılırken Hamas’ın saldırısı bahane edilerek İsrail, Gazze’de hastane, okul, ibadethane, kadın, çocuk hiçbir sınır tanımadan evlerini, yurtlarını başlarına yıkarak zulümlerine devam ediyor. İnsan haklarından, özgürlüklerden, demokrasiden bahseden ABD ve batılılar bu hakları yıllardır açık hapishanede yaşayan şimdi de evleri başlarına yıkılan Filistinliler için akıllarına dahi getirmiyor ve eli kanlı katillere suç ortağı oluyor. Bu emperyalist devletlerin kabarık sabıkalarını daha önce de Bosna’da Irak’ta, Suriye’de, Libya’da da katliamları seyrederken görmüştük. Bu da yetmezmiş gibi Akdeniz’e savaş gemilerini getirerek tüm bölge ülkelerini tehdit edip, gözdağı veriyorlar.
Dünyanın gözü önünde Gazze’de insanlar yok ediliyor. Bizler ise sadece izliyor, seyrediyor ve kınıyoruz, Tüm bunlara rağmen insanlık ölmeyecektir. Dünya nüfusunun yüzde 25’i,yani 2 milyarı Müslümandır. İslam İş birliği Teşkilatı İslam ülkelerince 25 Eylül 1969’da kurulmuştur ve 57 üyesi bulunmaktadır. Bu kuruluş etkili hale getirilmelidir. Savunma teşkilatı kurulmalıdır. Aramızda hangi ihtilaf olursa olsun bir an evvel bir araya gelmeli hep birlikte yanlışlara dur diyebilmeliyiz. Aksi taktirde bugün Filistin yarın bir başka İslam ülkesine sıra gelebilir.