Çanakkale siperlerinde Ramazan günü yazılmış gönül dolu bir mektupla başlayayım dedim.
Benim güzel kızım...
Bugün 14 Temmuz Ramazan’ın ikinci günü. Şeyhülislam oruç tutmayabilirsiniz diye fetva yayınladı. Ama benim içim rahat etmedi. Oruca niyetlendim. Sahur vakti çalıların arasında iki kök çırısna (pırasadan küçük bir ot) buldum. Onlarla sahur yaptım. Gündüz yeni siperler kazdık. Hiç susamadım.
Taarruz arttı. Kafamızı çıkaramadık. Akşam olunca bir asker ezan okudu. Siperin içinde matara elden ele dolaştı. Herkes orucunu su ile açtı. Ben zannettim ki sadece ben oruçluyum. Meğer bölüğün hepsi oruçluymuş.
Matara en son bana geldi. Geldi ama ben kendimden utandım. Arkadaşlarım hepsi sahursuz oruç tutmuş. Ben ise iki çırışı yediğim için arkadaşlarıma karşı kendimi mahcup hissettim. O gün oruçlu şehit olan Erzurum’lu, Darende’li ve Yenice’linin hakkını nasıl öderim diye gözyaşı döktüm.
Bu mektupta anlatılan yaşanmışlıkla ilgili bir şey demeyeceğim. Okuyucularımın hepsi benim hissettiğim duyguyu yaşamışlardır. Ben sadece bir neslin Allah’a teslimiyetini ve vatan sevdasını nasıl yaşadıklarını hatırlatmak istiyorum.
Ramazan'ın ilk günlerini yaşıyoruz. Herkes kendi eksiklerini en iyi bilendir.
Onları tamamlamak için kendimizi sorgulayıp yapmamız gerekenleri yapmak için karar verdik mi? Kendimizle konuşalım.
Ramazan'ın başında, Ramazan, dinginlik ve devrim günleridir. Başlığıyla bir makale yazmıştım. Hazır mıyız? Diye sormuştum. İnşallah hayat tarzımız dinginleşirken, düşüncemiz ve ruh dünyamız dirileşir. Kulluğun teslimiyet içerdiğini unutmayız.
Allah kulun kendisine teslimiyetini ister.
Yaratıcıya amasız, fakatsız kulluk edebilmeyi Ramazan'da yeniden değerlendirelim.
Teslimiyetimiz bizim dinginliğimiz ve devrimimiz olsun.
Demiştim!
Ramazan’ın ilk haftasında gereğini yapma kararı alıp, uygulama safhasına geçirdik mi? Yaptıklarımızın karşılığı bu ay bin kat!
Var mı, böyle bir ticareti istemeyen? Diye sordum ve gerisi hepimize hatırlatmasını yapmıştım. Adımlarımız bu hatırlatmalar üzere sabit kalsın.
Ramazan temizlenme ve arınmamıza vesile olsun. İslam coğrafyasında akan kanın durdurulmasına dualar edelim. Önceliğimiz bu olsun.
Başlarında peygamberleri olduğu halde dara düşen Müslümanların “Allah’ın yardımı ne zaman” (Bakara/214)diye feryat ettiklerinde, “Bilesiniz ki Allah’ın yardımı çok yakındır.” (Bakara/214) cevabıyla yardımını nasıl göndermişse; dualarımız, yakarışlarımız Gazze, Keşmir, Doğu Türkistan, Mymmar ve yeryüzünün farklı yerlerinde zulüm altında acı çeken kardeşlerimiz için kurtuluş vesilesi olacaktır.
Allah tan feraset ve basiretimizin daha da artmasına destek isteyelim.
Ramazanımızı pide ve ucuz alışveriş, belediyelerin buyurun Ramazan eğlencelerine çağrılarına --sanki ramazan eğlence ayı imiş gibi-- sakız çiğnemek orucumuzu bozar mı tartışmalarına kurban etmeyelim.
Yeniden doğmak tertemiz olmak cenneti kazananlardan olmak herkesin dertleriyle dertlenmek için Ramazanı anlayan ve yaşayanlardan olmak bütün işlerimizi kolaylaştıracaktır.
Yakaladığımız Ramazan bereketinin kıymetini bilelim. Biliyoruz ki her başarı bir bedel ister. Bedel ödenmeden başarıya ulaşılmaz.
Cennete girebilmek için de bedel lazımdır. Bizi Cennete götürecek araçlara sımsıkı sarılalım. Onlarla dostluğumuz daim olsun. Bedeli ödenerek elde edilen Cennet bizi bekliyor.
Zihnimizi biraz zorlarsak, arınmak, temizlenmek, ruh ve beden dinginliğine ulaşmak insanın sıkça ihtiyaç duyduğu bir olgu olduğunu hatırlarız. Kendini yenilemek ve kendisi ile yüzleşmek isteyen insan bunu sakin huzurlu bir ortamda kolayca başarabilir. Ramazan günleri bunları kolayca elde edebileceğimiz zamanlardır.
Ramazan, rahmeti, bereketi ve mağfireti bol olan manevi bir ticaret mevsimine girişimizin habercisidir. Bu ayda insanlara kin ve öfkelerini bastırmaları, düşmanlıklarını ertelemeleri, birbirleri ile olan hesaplaşmalarını daha sonraki bir zamana bırakmaları kavgasız gürültüsüz günler geçirmeleri tavsiye ediliyor.
Bu ayda insanlara daha sakin ve huzurlu bir hayat sürmeleri, insani ilişkilerinde daha yumuşak ve hoşgörülü olmaları, ibadetlerini daha özenli ve itinalı yerine getirmeleri, dinlerini insanlara sunmada daha gayretli olmaları tavsiye edilmiştir.
Ramazan ALLAH'a her zamankinden daha da yakın olmak, geçmişimizin muhasebesini yapıp, kendimizle hesaplaşmak için çok güzel fırsatların bize sunulduğu değerli aydır. Bu günler ilahi huzura durma günleridir. Ramazan yenilenme ayıdır, yaşanan dünyeviliği kırma, derlenip toparlanarak, hakikatı hatırlayıp gereğini yapma zamanlarıdır. Bilerek ve bilmeyerek işlediğimiz günahlarımıza tevbe etme, affedileceğine yürekten inanarak Allah’ın rahmet ve mağfiretine sığınma günleridir.
Bu mağfiret günlerini bireysel anlamda her Müslüman, genelde bütün Müslümanlar iyi kavramalıdırlar.
İslam coğrafyasındaki özellikle batının tahrik ve teşvikleriyle derinleşen hatta birbirlerine adeta düşman hale getirilen mezhepsel ayrılıkların girdabına düşmüş, insanların, bu ayı iyi kavrayarak, aklıselimle hareket ederek arınmalarına destek olmasını, Müslümanlar arası düşmanlıklarının sona ermesini Yüce RABB'imden niyaz ediyorum.
Şahitlerimiz çok olsun.
Kur'an ayı olan Ramazan'da hayatımızı derinden etkileyen, tefekkür edip, RABB'imize olan kulluğumuzu güçlendirdiğimiz günlerimizdeki orucumuz, zekatımız, teravihimiz, infakmız, temizlenme gayretimiz, salatımız, teslimiyetimiz, hayatı ibadet olarak algılama gayretlerimizi kendimiz için güzel şahitlik etmeye hazır mıyız?
Lütfen şahitlerimizi sürekli yanımızda bulunduralım.
Zaman kısa. Ömür çabuk tükeniyor.
Ya RABB! Ramazan'daki teslimiyetimizi, ibadetlerimizi, tebliğimizi bizler için hesap günü hakkımızda şahitlerden eyle.
Ya RABB! sana ömür boyu senin istediğin gibi kulluk edebilenlerden eyle.
Senin davanı yeryüzüne yaymak için gayretini artıranlardan eyle.
Kitabını senin istediğin gibi anlayanlardan, yaşayanlardan, anlatanlardan eyle.
Kalplerimizde kardeşlerimize karşı kirden, kinden, husumetten, fesatlıktan hiçbir şey bırakma.
Bizlere senin rahmetini ve mağfiretini hak edecek hayat tarzı yaşamamıza destek ol.
Azgınların, sapmışların yolundan gidenlerden değil sıratı müstakim diye belirttiğin ve ucu Cennete çıkan dosdoğru yolda, dosdoğru yürüyenlerden eyle.
Bizi güvenilir ve emin olanlardan eyle.
Ahlakını Kur'an ve peygamber ahlakı olarak dizayn edenlerden eyle!
Ramazan'da sana istediğin gibi kulluk ederek şeytanın dolaştığı alanları nasıl daraltmışsak, ömrümüzün kalan kısmında da şeytanla dans edenlerden eyleme.
Şeytanı dost edenlerden eyleme.
Şeytan ve şeytanlaşmış olanlarla barış anlaşması yapılamayacağını kavrayanlardan eyle.
Mülkün sahibi sensin.
Malik olan sensin.
Seni RABB ve ilahımız olarak kabul ediyoruz.
Kafirler topluluğuna karşı bize yardım et.
Amin, Amin, Amin
Vahap Yaman
vahap3442@gmail.com