Kurban kıssası ne anlam ifade ediyor? Bu soru soruldu ve üzerinde de çokça konuşuldu ama Kurban kıssası üzerinden bir medeniyet tasavvuru geliştirilebileceği kimsenin aklına gelmedi. MTO’nun en parlak talebelerinden Azerbaycan temsilcimiz Vuqar Azizof kardeşimiz -benim yazdıklarımdan da ilham alarak- kurban kıssası üzerinden nasıl imajinatif bir medeniyet mefkûresi geliştirilebileceğini gösteriyor. Bugün ve yarın onun bu konudaki nefis yazılarını sizlerle paylaşıyor olacağım.
***
KURBAN VE KISSA
Kurban yalnızca bir ibadet değil, aynı zamanda bir medeniyet kıssasıdır. İbrahim, İsmail ve kurbanlık hayvan; yalnızca tarihte yaşanmış bir hadisenin kahramanları değil, her çağda farklı yönleriyle tekrar zuhur eden bir semboller üçgenidir.
Bugün Türk-İslam dünyasının bu üç sembol üzerinden yeniden okunmaya ihtiyacı vardır. Çünkü bu üçü, kurucu aklı, gelecek nesli ve adil düzeni temsil eder.
Kurban, bu üç unsurun bir araya geldiği, “ihsan ve teslimiyetin” tarihsel ve toplumsal sahnede kesiştiği bir eşiktir.
KURUCU AKLIN KRİZİ VE TEVHİD ANLAYIŞININ YİTİMİ
İbrahim, hakikati bulmak için yıldızlardan ateşlere yürüyen bir tevhid arayıcısıdır. Bugün bu ruhu taşıması gereken yapılar; devlet aklı, ulema geleneği ve medeniyet strateji kurumlarıdır. Ancak gelin görün ki, Türk-İslam dünyasında bu kurucu akıl ya kimliksiz bir teknokratlığa ya da romantik nostaljiye sıkışmış durumda.