ŞENLİK Mİ, YOZLAŞMA MI BERABERİNDE NASREDDİN HOCAYA EZİYET Mİ?
MAKALE
Paylaş
15.07.2025 12:45
206 okunma
Faruk Başoğlu

Belediyelerimiz nerden ve nasıl alıştırıldı ayrı bir araştırma konusu ama Türkiye’de festivallerin gereği ve içeriği olarak bir disipline ihtiyacı var diye düşünüyorum. Eski Mısırlılardan  beri devam edegelen festival kültürü dünyanın pek çok yerinde ve çeşit çeşit devam ediyor. Bizim toplumumuzda da eksik değil.  Sorun festivallerin ya da şenliklerin olmasında değil yapılış şeklinin yanlışlığındadır. Yapılan bir eylem onu yapanlara yapıcı yönde bir katkı sunuyorsa anlamlıdır. Katkıdan geçtik zarar veriyorsa inancımızdan, ahlakımızdan kültürümüzden uzaklaştırıp yozlaştırıyorsa bu durum toplumun geleceği için sakıncalıdır ve düzeltilmelidir. Hele hele elhamdülillah Müslümanız diyorsak işlerimizin kutlamalarımızın da Müslümanca olması gerekmez mi? Böyle olmasını istemek ve icra etmek doğallıktır, doğru olandır.

Hemen hemen pek çok belediye;  karpuz kavun festivalinden tutunda üzüm festivaline incir festivaline varana kadar festival düzenliyor. Bir bölgenin zenginliği olan farklılıklarını tanıtması duyurması normal olandır ama bunu bahane ederek yozlaşmanın, gayrı ahlaki rahatlığın yarıştırıldığı, içkinin, uyuşturucunun teşvik edildiği bir kontrolsüzlüğe dönerse işte burada yanlışlar başlıyor ve düzeltme vazifesi icra makamlarının üzerine yükleniyor demektir. 

Malumunuz Temmuz ayının bu günlerinde Akşehir’de Nasreddin Hoca şenlikleri tam gaz devam ediyor.  66 yıldır ağırlıklı olarak yapılageldiği gibi Türkiye genelinde festivallerde de olduğu gibi sanatçıların konserler vererek eğlencelere boğulan bir koşuşturma şeklinde geçip gidiyor.

Önceki yıllardan beri bir gelenek olarak devam ettirilen bu şenlik formatının bu yıl yaşananlardan sonra artık bir sorgulanması ve  doğru bir karar verilmesi gerekiyor. 

Nasreddin Hoca; her şeyden önce bir İslam alimi, yaşadığı çağda ve bugüne kadar gelen zamanda herkesin saygı ve hürmet duyduğu mübarek bir zat. Mutasavvıf yönü olan aynı zamanda Akşehir kadılığınıda yapmış bir kişi. Öte yandan İstanbul’un ilk belediye başkanı olan Kadı Hızır’ın yani Fatih Sultan Mehmet Hanın kadılarından olan Kadı Hızır’ın da dedesi. Halkımız kendisini nüktedanlığıyla insanları düşündüren ve iyiliğe güzelliğe, doğruluğa çağıran bir Allah dostu, bir evliya olarak bilir. Hal böyle iken Nasreddin hocanın inandığı ve iman ettiği değerlerle zıt bir kutlama programına mezarının başına varıp da davul çalarak “haydi hocam izin al da programımıza katıl” diye çağırmak Nasreddin Hocanın anlaşılmadığı gibi onun manevi şahsiyetini incitmez mi?

Akşehir’de gittiğiniz hemen hemen her esnaf dükkanında ya da sohbet ortamlarında pek çok insan; şenliklerde yaşanılanlarla Nasreddin Hocanın manevi şahsiyetinin incitildiğini konuşuyor.

Sizce de haklı değiller mi; sizin ölmüş bir atanızın mezarının başına gelip davul çalsalar ve “hadi kalk bize katıl” deseler ardından bunu diyen insanların oluşturduğu etkinliklerde atanızın inancına aykırı küfür içerikli alkol ve uyuşturucuya heveslendiren gayrı ahlaki ortamlar oluşursa bir de o ortamın verdiği cesaretle bazı insanlar ellerine bira şileleri alıp savrulurlarsa…. Atanıza bunu yapmaları sizi ve atanızı incitmez mi? 
Nasreddin Hocamız işte böyle bir muamele ile karşı karşıya kaldı. Manevi ruhu incimez mi elbette incir.  

Benzer bir durum ehli sünnet alimi olduğu halde algısal olarak zorla alevileştirilmeye çalışılan Seyyid Mahmut Hayrani merhumu anma programında da olmuştu; kabri başında kadınlı erkekli dönerek anmışlardı. Bizim İslam inancımızda böyle bir anma şekli yoktur. Ölülerimiz rahmetle, dua ile anılır, sevabı ruhlarına bağışlanarak Kur’an okuyarak anılır. 
Bütün bu şenlik, festival ve kutlama yanlışlarından bir an önce dönmemiz ve yapılması gereken doğrularımızın inşasına başilamamız şarttır. Bu yanlışlar sadece Akşehir’de ve sadece Nasreddin Hoca şenliklerine mahsus değildir, bu yazılanları ülke genelinde sadece şenliklerin isimleri değişmiş bir şekilde görebilirsiniz.

Öyleyse bu konuda şunlar yapılabilir:

• Şehrin veya ülkemizin değeri haline gelmiş şahsiyetler anılırken veya tanıtılırken eğlencelerle konserlerle ve onların manevi şahsiyetlerini incitecek şekilde programlarla anılmalarına müsaade edilmemelidir. Bu isimler; eğlence, şenlik, festival gibi kelimelerle anılmamalıdır.

• Akşehir olarak bundan sonraki yıllarda Nasreddin hoca şenliklerinin ismi “Nasreddin Hocayı anma ve anlama etkinlikleri” olarak değiştirilmelidir. Nasreddin Hoca’nın ismi eğlence ve festival havasından kurtarılmalıdır.

• Şehirlerin kiraz, karpuz, kavun, incir gibi coğrafi ürün kazanımları ve değerleri tanıtılacaksa tanıtım şenlikleri ve festivaller ahlaki yozlaşmayı hızlandıran teşvik eden, aile ve ahlaki yapıyı tehdit eden bir içerikten uzak olarak tanıtılmalıdır. 

• Yapılacak şenlik ve festivallere ahlak ve erdem standartları getirilmelidir. 

• Bunlar yapılırken de israf önlenmeli bütçesi küçük belediyelere büyük yükler yüklenmemelidir. Diğer türlü bu maddi yükten kurtulmak için esnaflara sponsor olma yükü ayrı bir şikayet konusudur, bunlara gerek kalmamalıdır.

Gelin bu konulara “sizin zamanınızda şöyleydi bizim zamanımızda böyleydi, sizin parti bizim parti “ diyerek siyaset tartışmalarına girmeyelim. Yanlış her yerde ve her zaman yanlıştır. Yanlışın yandaşı olmaz. Vicdanlarımızın sesini dinleyerek yapıcı yaklaşalım.

Biz yozlaşırsak, biz biz olmaktan çıkarsak geriye ne kalır ki?

Her parti her düşünce bu coğrafyanın, bu ülkenin bir kıymeti.

Bir olalım, birlik olalım ama her şeyin önünde ve önceliğinde biz bir Müslüman millet olarak her olay karşısında Müslümanca düşünelim, Müslümanca kalalım, Müslümanca yaşayalım ki dünyamız ve ahiretimiz şen olsun. Hıristiyanların Hıristiyan inanışına göre, Musevilerin Musevilik inanışına göre yaşaması ne kadar normalse Müslümanlarında hayata ve olaylara Müslümanca yaklaşması o kadar normaldir.

 

Yorum Ekle
Adınız :
Başlık :
Yorumunuz :

Dikkat! Suç teşkiledecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

sanalbasin.com üyesidir

ANA HABER GAZETE
www.anahaberyorum.com
İşin Doğrusu Burada...
İLETİŞİM BİLGİLERİMİZ
BAĞLANTILAR
KISAYOLLAR
anahaberyorum@hotmail.com
0312 230 56 17
0312 230 56 18
Strazburg Caddesi No:44/10 Sıhhiye/Çankaya/ANKARA
Anadolu Eğitim Kültür ve Bilim Vakfı
Anadolu Ay Yayınları
Ayizi Dergisi
Aliya İzzetbegoviç'i
Tanıma ve Tanıtma Etkinlikleri
Ana Sayfa
Yazarlarımız
İletişim
Künye
Web TV
Fotoğraf Galerisi
© 2022    www.anahaberyorum.com          Tasarım ve Programlama: Dr.Murat Kaya