O Ağacı Kestim
MAKALE
Paylaş
31.07.2025 14:52
1 yorum
708 okunma
Av. Sabri Turhan

“Yaş kesen, baş keser” özdeyişi, bazen zaruret halinde boşa çıkar. İnsan daha iyisini yapmak, yol vermek, komşuya zararı önlemek için bir ağacı feda edebilir.

Ağaç yaşken canlıdır. Ağacı kesiyorsan, başka bir canlıya zarar verebilecek kadar kötü ruhlu olabilirsin demektir bu. Mesela ağaç kesiyorsan, insanın da başını kesecek kötü ruha yönelebilirsin. Bu yüzden elini kötülüğe alıştırmamak gerek...

Ama bazen, üzülerek de olsa bir ağacı feda etmek zorunda kalırsın.

Eski bir yazımda, köydeki evin bahçesinde yer yer dalları kurumuş, verimsiz bir elma ağacından bahsetmiştim. Hasan Amcam, “Bu ağacı kes. Yerine g.tü mühürlü bir limon fidanı dik,” demişti hani… Bir ziraatçı da, “Ağacı ölümle korkut. İyi bir buda. Baharda nasıl bir cevap verecek, bak. Keseceksen o zaman kes,” demişti.

Ağacı önce bir traş ettim. Üzerinde hiç dal kalmadı. Sadece bir direk gibi kaldı. Mayıs ayında memlekete gittiğimde, ağaçta sadece bir tek sürgün olduğunu; onun da cılız olduğunu ve o cılız sürgünün yukarı değil de aşağı doğru uzadığını gördüm. “Bu olmayacak,” dedim. Ve ağacı kestim. Yanında bir zeytin fidanı vardı. O zeytin fidanı, elma ağacından korkmuş gibi yönünü eğri biçimde doğuya çevirmişti. Cılız, kısır ve yarı kurumuş o elma ağacını kesince, yerine yeni bir ağaç dikilecek alan açıldı. Bir ay sonra baktım ki; eğri duran zeytin fidanı, korkudan kurtulmuş, sevinmiş, hatta hafif bir destek ile doğrulmaya başlamış. Bir de biz, o verimsiz elma ağacına boşuna umut bağlamaktan kurtulmuş olduk.

Bilmem, bende “baş kesecek” bir ruh gelişir mi?

O yazıyı yazdığımda, arazilerini ağaçlarla dolduran, 500 dönüme 40.000 ağaç diken, bozkırı şenlendiren bir doğa aşığından da bahsetmiştim: Orman Dede Rahim Demirbaş.

Birkaç ay önce o güzel insan vefat etti. Ömrü olsaydı, 40.000 ağaç daha dikecek azimde idi. Ruhu şad olsun, Rahim Abi...

*****

Memleketteyiz. Çaykenarı Köyündeki evimizin etrafında, çeşitli mesafelerde besicilik yapan köylülerimiz var. Biz köyü terk edeli oralarda yaşam tarzları değişmiş. Biz ekin eker, tütün diker, susam ve pamuk ziraati yapardık. Şimdi bunların tamamı terk edilmiş. Harman -değirmen yerine artık besicilik hâkim.

Besicilikle uğraşanların onlarca ineği var. İnekleri makineyle sağıyorlar. Oysa anam, inek sağarken çömelir, çömleği iki dizinin arasına alır, ineğin memesinden sütü öyle çıkarırdı. Artık öyle bir inek sağımı da kalmadı.

İnekleri beslemek için darı ekiyor üreticiler. Dar büyüyüp mısır koçanları oluştuğunda, mısırı kaynatarak veya közleyerek pişirip yemek var ama, asıl mısır ekimi, inekleri beslemek için…

Darı tarlasına makine giriyor, sapı, yaprağı, mısır koçanları ve arada yetişmiş diğer otları biçiyor, karıştırıyor ve eziyor. Ortaya çıkan bu karışıma sılaj deniyor. Yani köylü, mısırı yemek için değil; sılaj yapıp hayvanları beslemek için ekiyor. Sılaj bir nevi darı salatası gibi oluyor. Hafif tatlımsı ama. İnekler çok seviyor ve bol süt veriyor bunun için..

Burada mısır tarlalarını domuzlardan korumak için köylülerin ilginç yöntemleri var. Darı koçan vermeye başladığında yaban domuzları tarlalara dadanıyor. Bir mısır koçanını koparmak için tüm darıları deviriyor. Yıka yıka hedefe ulaşıyor. Domuzun girdiği bir tarla, savaş alanı gibi oluyor.

Köylü çözüm bulmuş: Akşamın ilk saatlerinde darı tarlasının başında büyük bir ateş yakılıyor. Domuz, ateşten korkuyor.

İkinci tedbir: Silah seslerinin kaydedildiği bir bant. Sabaha kadar çalışıyor, sanki sürekli ateş ediliyormuş gibi... Domuz, vurulmaktan korktuğu için yaklaşamıyor.

Üçüncü yöntem ise çok ilginç: Kuru inek tezeği yakmak. Darı tarlasının iki ucunda tezek yakılıyor. Çünkü domuzun en sevmediği koku: yanık inek tezeği kokusuymuş.

Köylüde marifet çok... Çarşıdan pazardan bize ulaşan yoğurt ve süt, işte böyle zorlu bir maceradan geçmiş oluyor. Süt piş, ağzıma düş yok yani...

 

 

Yorum Ekle
Adınız :
Başlık :
Yorumunuz :

Dikkat! Suç teşkiledecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Toplam 1 yorum yapıldı
Ormanlarımız yanmasın.
Güzel bir yazı.Tebrik ederim.Selamlar...
Yorum Ekleyen: NURİ ERYILDIZ     31.07.2025 17:19:25

sanalbasin.com üyesidir

ANA HABER GAZETE
www.anahaberyorum.com
İşin Doğrusu Burada...
İLETİŞİM BİLGİLERİMİZ
BAĞLANTILAR
KISAYOLLAR
anahaberyorum@hotmail.com
0312 230 56 17
0312 230 56 18
Strazburg Caddesi No:44/10 Sıhhiye/Çankaya/ANKARA
Anadolu Eğitim Kültür ve Bilim Vakfı
Anadolu Ay Yayınları
Ayizi Dergisi
Aliya İzzetbegoviç'i
Tanıma ve Tanıtma Etkinlikleri
Ana Sayfa
Yazarlarımız
İletişim
Künye
Web TV
Fotoğraf Galerisi
© 2022    www.anahaberyorum.com          Tasarım ve Programlama: Dr.Murat Kaya