İnsanlık tarihinin başından itibaren bilim ve teknolojideki yeni buluş ve gelişmeler ilk önce ülkelerin güç mücadelesi, savunma sektörü, harp silah araç ve gereçleri üzerinde denenerek uygulanmıştır. Milletler, uygarlıklar elde edebildikleri savaş ve caydırıcı teknik teknolojik bilimsel güç potansiyel üstünlüklerini daha sonra hayatın diğer alanlarına taşıyarak hegemonyalarının aracı haline getirmişlerdir. Yeni dünya düzenleri, zamanın stratejik küresel güçleri ve yeni uygarlıklar böylece doğmuştur. Çağlar böyle kapanmış, rejimler böylece dönüşmüş, devletler yıkılmış, yeni çağlar doğmuştur.
Doğu Roma/Bizans’ı yıkan Fatih Sultan Mehmed’in topları yeni bir çağın kapılarını açmıştır. Keşifler ile beraber batıdaki Rönesansla gelişen sanayi devrimi batı üstünlük, zenginlik, sömürü ve hegemonyasının temeli olmuştur. Atom parçalanınca ulaşılan nükleer enerji önce atom bombası olarak Japonya Hiroşima, Nagazaki’de kitlesel insan felaketi ile 2. Dünya Savaşı’nı bitirmiş yeni bir dünya düzeninin miladı olmuştur.
Bugünde yapay zekâ teknolojileri savunma sanayisi, çağdaş savaş yönetiminde etkili sonuçlar üretme trendindedir. Hem de ülkelerin sosyal, siyasal, ekonomik rejimlerinde yeni dijital modellerin araştırılmasına yol açmaktadır. Demokrasi, klasik monarşi, seçim, sivil toplum ve yönetim biçimleri sorgulanarak insanlık için devrim niteliğinde değişim trendleri önerilmektedir.
BİG BROTHER sizi izliyor! mottosundan sonra şimdi Amerika’da yazılım şirketi PALANTİR her şeyi tek elden kontrol altında tutacak kitlesel gözetleme uygulamasıyla önce ABD sonra dünyada yeni bir dijital dönemin askeri, siyasi ve sosyal alanda düzenlemesine soyunmuş durumdadır.
PALANTİR yapay zekâ temelli yazılım şirketi orduya teknoloji transferi sağlayarak teknoloji ile yoğrulmuş yeni bir savaş ideolojisini oluşturuyor. Veri ve algoritma eksenli yapay zekâ temelli savaş yönetiminde klasik, konvansiyonel yöntemler yerine yeni dijital bir çığır açıyor. ABD ordusu silikon vadisine uzanıyor ve destek alıyor. Ordu, yazılım, gözetim parolası ile ilk denemelerini Afganistan, Irak’ta terörle mücadele, istihbarat, mayın tarama, cephe veri analizleri, dost-düşman muharebe durum analizleri yaparak denemeler yaptı. FBI için suç analizleri, göçmen takibi, vergi denetimi, aşı dağıtımı gibi konularda başarılı sonuçlar çıkardı. PALANTİR ABD ordusundan sonra NATO’da da savaş alanı verileri için kullanımdadır. Ukrayna’da ve Gazze’de denendi.
PALANTİR bir yazılım şirketinin ötesinde ulaştığı veri kapasitesi ve teknolojik ağıyla ABD’de devletin dijital alt yapısı ve kozmik odası işlevinde bulunuyor. ABD’den başlayarak uluslararası, küresel bir dijital güç olma yolunda ilerliyor. Gözetim, emir komuta, karar alma süreç algoritmalarıyla analiz, onay, imza trendiyle veri temerküzü ile tek dijital zihinle çalışıyor ve meydan okuyor.
Yapay zekâ araştırmacılarından Curtis Yarvin insanlık için mevcut rejimlerin ötesinde yepyeni bir siyasi, sosyal bir sistem öneriyor.
“Demokrasi özgürlük ile bağdaşmıyor. Demokrasi çökmüştür, halkın iradesi kaos getirir. Düzen ancak teknokrat bir azınlıkla yönetilir” diyor. “Karanlık Aydınlanma” dediği bu rejimde devlet bir şirket gibi işleyecek CIO başkan olacak, Anayasa değil Algoritma yönetecek. Demokrasi değil veri aristokrasisi yani devlet yerine PALANTİR geçecek!
Kısaca halk seçmeyecek en zeki, en verimli olanlar idare edecek. Yani seçim değil kot, temsil değil kontrol, demokrasi değil veri aristokrasisi.
Neo-Monarşi denebilecek rejimde; seçim değil atama, sivil toplum değil dijital aristokrasi, yönetim değil gözetim esas olacak. Halkın iradesi yerine yüksek zekalı azınlık egemen olacak, özgürlükten ziyade verim önemli olacak.
Bu yorumla yapay zekâ temelli yazılım şirketi PALANTİR yeni bir devlet modeli, bir rejim arayüzü olarak öneriliyor. Veri ve kodla çalışan bir yönetim otoritesi…
Sonuç olarak; gücü elinde tutanlar, sadece yazılımları değiştirerek toplumlara istediklerini yaptıracakları bir gelecek tasavvur ediyorlar.
Bunları PALANTİR üzerinden hegemonik güçleri yüceltmek, korkutmak, moral bozmak için inceleyip yazmadım. Yapay zekâ temelli dijital çağda nelerle karşı karşıyayız, nasıl çalışmalı ve ne tedbirler almalıyız, bilinçlendirmek, uyarmak için yazdım.
Türkiye’de de buna benzer yapay zekâ teknolojisi ve dijital yenilikler üzerine kıymetli, başarılı çalışmalar yapılıyor. Sanayi devrimini kaçırdık, dijital devrimi ıskalamamız hayati önemdedir. Yoksa sonuçlarına acıyla her alanda katlanmamız kaçınılmazdır.
24.08.2025
Aydın BOLAT