Siyasal Yozlaşma ve Siyasetin Finansmanı İlişkisi – 3
MAKALE
Paylaş
24.06.2024 11:02
443 okunma
Nejmettin Özdemir

1.5. Siyasal Yozlaşma: Kamu Yararına Halel Getirme

Ahlakın bir boyutunu oluşturan siyasal ahlak, siyasetçi ve bürokratların kamusal kararlar alırken uymaları gereken ahlaki kurallar bütünüdür. Elbette aynı ahlaki kurallar seçmen için de geçerlidir. Siyasal ahlakın bozulmasına “siyasal yozlaşma” denilmektedir.

Geniş anlamıyla siyasal yozlaşma, siyasal karar alma sürecinde görev alan aktörlerin (seçmen, politikacı, bürokrat, baskı ve çıkar grupları) özel çıkar elde etmek amacıyla hukuki, dini, ahlaki ve kültürel normları ihlal edici davranışlarda bulunmasını ifade eder.

Siyasal yozlaşmaya yol açan olgulardan ilki, “kamu yararı” içermesi gereken siyasal sürecin “özel çıkar” içermesidir. Siyasal süreçte seçmenlerin, partilerin, bürokrasinin ve baskı gruplarının elde edecekleri faydayı üst düzeye çıkarma çabaları, siyasetin yozlaşmasına ve kamu yararı amaçlarından sapmasına neden olmaktadır.

Siyasal yozlaşmanın ikinci nedeni olarak, toplumun içinde bulunduğu sistemdeki aksaklıklar gösterilebilir. Hukuk sisteminin adaletten uzak ve istikrarsız olması, gelir ve servetin adil bir şekilde dağılmaması, zayıf ve istikrarsız ekonomi, yüksek enflasyon ve demokrasi kültürünün yerleşmemiş olması bu türden nedenler olarak sayılabilir.

Sermayedarlar, sendikalar, baskı ve çıkar grupları da, siyasal yozlaşmanın gerçekleşmesinde rol oynayan aktörlerdir. Bu aktörler “lobicilik” yaparak iktidara kendi çıkarlarına uygun kararlar aldırmaya çalışırlar. Seçim dönemlerinde seçilmesi muhtemel olan aday ve partileri finanse ederek, çıkarlarını korumaya çalışırlar. Baskı ve çıkar grupları ise medya, sosyal ağlar gibi araçları kullanarak iktidar sahiplerini etkilemeyi amaçlar.

Ülkemizdeki diğer bir siyasal yozlaşma biçimi de yerel yönetimler tarafından yapılan imar değişiklikleridir. Belediyeyi kazanan siyasilerin yandaşlarını memnun etmek için yaptıkları imar düzenlemeleri, yerel dokuya zarar vererek planlı yapılaşmaya engel olurken, gecekondulaşmaya göz yumulur.

Kamu bankalarından yandaş patronlara düşük faizli ve uzun vadeli kredilerin verilmesi de ülkemizde gerçekleşen bir başka yozlaşma tipi olarak karşımıza çıkıyor.

İktidar partilerinin, özellikle seçim dönemlerinde, kamu kaynaklarını parti propagandası ve çıkarları için kullanmaları yine ülkemizde sıklıkla görülen siyasal yozlaşma türlerinden biridir.

1.5.1. Yolsuzluk: Kamusal Kötülük

Gerek görülme sıklığı gerekse, siyasi, ekonomik ve toplumsal alanlarda yol açtığı derin etki ve sonuçları nedeniyle yolsuzluk kavramı, siyasal yozlaşma türleri arasında ayrı bir bahis gerektirir.

Genel bir ifadeyle yolsuzluk, kamu gücünü kullanan kişilerin bu güçlerini, kendi servet ve refahlarını artırmak için kullanmaları yani kamu erkinin kişisel çıkarlar için kötüye kullanılması olarak tanımlanabilir.

Zimmet, rüşvet, irtikap, nüfuzu suiistimal, görevi kötüye kullanma gibi fiillerin tümü yolsuzluk başlığı altında gösterilir. Yolsuzluk türleri arasında en çok karşılaşılanlar, adam kayırma, torpil ve kadrolaşma yani patronajdır.

Hukuka aykırı yoldan bağış ve gelir elde etmek, kamu kaynaklarının kişisel çıkar için kullanması, seçmene hukuksuz vaatler vermesi, siyasi rant elde etmek, oy satın almak da yolsuzluğun farklı türleridir.

Yolsuzluk sürecinde, devletin dışındaki aktörler, kamu görevlilerine çeşitli çıkarlar sunarak kendi çıkarlarını koruyup yeni çıkarlar elde ederken, devletin içindeki aktörler de kendi pozisyonlarını kullanarak kendilerine, ailelerine veya yakınlarına devletin dışındaki aktörlerden çeşitli avantajlar sağlarlar.

1.5.2. Siyasal Yozlaşmanın Sonuçları

Son yıllarda yapılan araştırmalar, halkın siyasetçiye olan güveninin son derece düşük olduğunu gösteriyor. Uluslararası Araştırma şirketi GFK’nin 20 ülkede yaptığı araştırmada, Türkiye’de siyasetçilere güvenenlerin oranı yüzde 23’tür. Araştırma sonuçları, siyasetçilerin güven listesinde son sırada bulunduklarını göstermiştir.

Yine Uluslararası Saydamlık Örgütü’nce 69 ülkede  (2.036'sı Türkiye’den olmak üzere) 55 bin kişiyle görüşülerek hazırlanan “Dünya Yolsuzluk Barometresi Anketi”ne göre ise, 69 ülkenin 45’inde vatandaşların en az güven duydukları ve etik dışı faaliyetlerin en yaygın olduğunu düşündükleri kurum ve kuruluşların başında siyasi partiler geliyor. Araştırma vatandaşların parlamentoları, etik dışı faaliyetlerin en yaygın olduğu kurumlar olarak gördüğünü ortaya koyuyor.

Kuşkusuz siyasal yozlaşma pek çok alanda ciddi sorunlara yol açıyor.

  • Siyasal yozlaşma, siyasetin kirlenmesine ve siyasetçiye duyulan güvenin zedelenmesine hatta siyasal kurumların meşruiyetlerinin zayıflamasına neden olur.
  • Siyasal yozlaşma olarak yolsuzluklar, vatandaşın vergi yükünü artırır, kamu yatırımlarının maliyetini yükseltir, ekonomik ve siyasi krizleri tetikler ve böylece kamusal mekanizmaya olan güveni zedeler.
  • Siyasal yozlaşma, hukuk devleti ilkesini ortadan kaldıran, toplumsal ahlakı bozan, nihayet demokrasiye zarar veren bir olgudur.
  • Yolsuzluk ve benzeri fiiller, siyasete kayıt dışılığa ve hesap verebilirliğin ortadan kalkmasına yol açar.

(Devam edecek)

…………   3. BÖLÜMÜN SONU   …….…..

 

Yorum Ekle
Adınız :
Başlık :
Yorumunuz :

Dikkat! Suç teşkiledecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

sanalbasin.com üyesidir

ANA HABER GAZETE
www.anahaberyorum.com
İşin Doğrusu Burada...
İLETİŞİM BİLGİLERİMİZ
BAĞLANTILAR
KISAYOLLAR
anahaberyorum@hotmail.com
0312 230 56 17
0312 230 56 18
Strazburg Caddesi No:44/10 Sıhhiye/Çankaya/ANKARA
Anadolu Eğitim Kültür ve Bilim Vakfı
Anadolu Ay Yayınları
Ayizi Dergisi
Aliya İzzetbegoviç'i
Tanıma ve Tanıtma Etkinlikleri
Ana Sayfa
Yazarlarımız
İletişim
Künye
Web TV
Fotoğraf Galerisi
© 2022    www.anahaberyorum.com          Tasarım ve Programlama: Dr.Murat Kaya