أعوذ بالله، بسم الله...
وَمَا رَمَيْتَ اِذْ رَمَيْتَ وَلٰكِنَّ اللّٰهَ رَمٰىۚ
“Onu attığında sen atmasın bilakis Allah attı.”
(Enfal 17)
Dava hak davası ise bunun arkasında İlahî Güç ve İradenin varlığına inanmalı ve ona dayanılmalıdır. Yüce Allah adaleti ve hikmeti gereği dünya imtihanında kullarına müdahale etmez ama engin merhametiyle kullarına peygamber göndermek ve kitap indirmek suretiyle destekte bulunur. Seçtiği lidere ve ilahî bildirimlerine inananlara ilave moral destek verir, inanmayanların imkanlarını da eksiltmez ama onları kendi hallerine terk eder. Yüce Allah asla hiçbir kuluna zulmetmez. Eğer inkâr edenler inanırsa aynı desteği onlar da görür. Zaten Yüce Allah bütün kullarının imana gelmesinden hoşnut/razı olur.
Bu anlayış İslam savaş hukukunun da çerçevesini oluşturmuştur. İslam savaş hukukunda eğer düşman teslim olmuş veya imana gelmişse derhal saldırı durur ve eman verilir. Dava adamı dayandığı İlahî İradeyi bilen, gücünü kontrollü kullanan, sınırları ve dengeleri gözetendir. Çünkü mümin kişi Yüce Allah’ın buyruğuyla hareket eder ve O’nun desteğiyle zafere ereceğini bilir. Hz. Peygamber ve ashabına yönelik “Savaşta onları siz öldürmediniz, onları Allah öldürdü; attığında da sen atmadın, Allah attı; bunu da müminlere güzel bir lütufta bulunmuş olmak için yaptı. Allah her şeyi işitmekte, her şeyi bilmektedir.” (Enfâl 17) bildirilen gerçek budur.
Yine Talût’un Calût’a karşı zaferinin “Allah’ın izniyle yani yardım ve desteğiyle” (Bakara 251) gerçekleştiğinin bildirilmesi bu kapsamdadır. Mekke’nin fethini anlatan Nasr Suresinin sonu da “Öyleyse Rabbini tesbih et ve istiğfarda bulun” diye bitmektedir. Tesbih etmek yegâne güç sahibinin Yüce Allah olduğunu itiraf etmek, istiğfar ise “ola ki bu zafer sarhoşluğu içinde Allah’ın desteğini unuttuysanız” bunun için bağışlanma dileyin demektir. Nitekim genellikle yatsı namazlarından sonra okunan Bakara suresinin son iki ayeti “Ya Rabbi hatalarımızı affet, günahlarımızı bağışla ve bize merhamet et! Sen bizim yegâne desteğimiz ve güç kaynağımızsın. Kafir ve zalimlere karşı bize yardım et!” diye bitmektedir. Kul her zaman eksiktir, onun eksiğini tamamlayan ve işini sonuca ulaştıran Yüce Allah’tır.
6 Muharrem 1447 / 1 Temmuz 2025