Putlar Arasında Tevhidi Hatırlamak
MAKALE
Paylaş
16.06.2025 21:31
1 yorum
951 okunma
Hüseyin Demir

“Rahman ve Rahîm olan tek bir Allah’a iman etmek, tüm putları ilga etmektir.”

Bu cümle, sadece kelâmî bir ifade değil; çağlara meydan okuyan bir inkılâbın özüdür. Tevhid akîdesi, insanlık tarihinin en büyük özgürlük çağrısıdır. Çünkü insan, tarih boyunca biricik Allah’a yöneldiğinde gerçekten hür olmuş; O’ndan yüz çevirdiğinde ise putların esareti altına girmiştir.

Kur’an bize, tevhidin yalnızca bir inanç beyanı olmadığını; aynı zamanda tüm sahte otoritelerin, şirk düzenlerinin ve zulüm biçimlerinin reddi olduğunu öğretir. Tevhid, “La ilahe” diyerek başlar; yani hiçbir ilah yoktur... Hiçbir güç, hiçbir sistem, hiçbir ideoloji, hiçbir şahıs ve hiçbir arzu, Allah’ın yerine geçirilemez. Ardından gelen “illallah” ise bir bağlılık, bir yöneliş, bir teslimiyettir. O halde tevhid, hem reddi hem kabulü aynı anda içeren bir varoluş manifestosudur.

Tevhid: Dinin Temeli, Medeniyetin Ruhu

İslam düşüncesinde tevhid; sadece bir akaid konusu değil, bir hayat felsefesidir. Elmalılı Hamdi Yazır’ın ifadesiyle tevhid, insanın Allah’a kullukta birleşmesi; fikirde, ahlakta ve davranışta birliği sağlamasıdır. Bu yönüyle tevhid, bireyin iç dünyasında bir istikamet çizdiği gibi, toplumu da adalet ekseninde birleştirir.

Hz. İbrahim’in (a.s.) putları kırması, yalnızca taştan yontulmuş figürlere karşı bir öfke değil; aynı zamanda bir medeniyet tasavvurunun reddi ve ilahî olanın hâkimiyetine bir davettir. Hz. Musa’nın (a.s.) Firavun’a karşı çıkışı, bir teolojik tartışmadan ibaret değildir; siyasî, sosyal ve ekonomik bir putun devrilmesi çağrısıdır. Yani tarih boyunca bütün peygamberlerin mücadele ekseni, farklı kisvelere bürünmüş putlara karşı tevhid bayrağını yükseltmek olmuştur.

Modern Putlar: Dün Heykeldi, Bugün Ekran

Günümüz Müslümanlarının belki en fazla unuttuğu gerçek budur: Putlar sadece eski çağlara ait heykellerden ibaret değildir. Aksine çağımızda putlar daha sinsi, daha görünmez ve daha içselleştirilmiş hâle gelmiştir. Bugün Lat yok belki, ama marka var. Menat yok, ama medya var. Uzza yok, ama şöhret, güç, ideoloji ve nefsin heva tanrılığı var.

Kur’an, “Hevasını ilah edinen kişiyi gördün mü?” (Furkan, 25/43) diyerek putperestliğin bir nefsi boyutuna işaret eder. Bugün haz merkezli hayat biçimleri, bireycilik, seküler başarı mitleri ve sosyal medyada kutsanan hayat formları, insanı Allah’tan koparıp kendi egosuna kul eden putlar haline gelmiştir. Bu bağlamda günümüz Müslüman’ı, çok daha sofistike ve kamufle olmuş bir şirk düzeni içinde yaşıyor. Ve bu durumun en tehlikeli yanı, putların görünmezliğidir.

Müslüman’ın Tevhid İmtihanı

Modern çağın Müslüman’ı, tevhidi dille tekrar etse de hayatında putları sorgulamadan yaşar hâle gelmiştir. Kapitalizmin tüketim mantığına teslim olmuş; siyasî hevaların peşine düşmüş; sosyal beğenilere mahkûm olmuş ve hâlâ “Ben Müslüman’ım” demektedir. Oysaki tevhid; hayatın merkezine sadece Allah’ı koymak demektir. O'nun razı olmadığı hiçbir şeye iltifat etmemek, O'nun hükmü dışında hiçbir otoriteyi tanımamaktır.

Bugün Müslüman’ın en büyük ihtiyacı tevhiddir; ama kuru sloganlar hâlinde değil, şuurla ve direnişle yaşanmış bir tevhid. Bu nedenle yeniden Hz. İbrahim gibi “putları kıran” olmak, Hz. Musa gibi “zulüm sistemlerinin karşısında duran” olmak, Hz. Peygamber (s.a.v) gibi “sözle, sabırla ve sünnetle sahte ilahları reddeden” olmak zorundayız.

Tevhid bize sadece birliği değil, kişilikli bir duruşu da öğretir. Herkesin sürüleştiği bir çağda “La ilahe illallah” demek; sistemin putlarına, medyanın büyüsüne, nefsin arzularına karşı çıkmaktır. Ve bu duruş, çağın en büyük devrimidir.

Son söz:

Tevhid, bir kelime değil; bir hayattır.
İman, sadece bir kabul değil; bir reddir.
Allah birdir demek, başkalarının tanrılığını inkâr etmekle mümkündür.
Ve biz, putların arasında tevhidi hatırlamakla sorumluyuz.

 

 

Yorum Ekle
Adınız :
Başlık :
Yorumunuz :

Dikkat! Suç teşkiledecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Toplam 1 yorum yapıldı
Tevhid
Tevhid inkılâbdır, inkılâb ruhun özgürleşmesidir....
Yorum Ekleyen: Ruhi Sönmez     21.06.2025 06:39:06

sanalbasin.com üyesidir

ANA HABER GAZETE
www.anahaberyorum.com
İşin Doğrusu Burada...
İLETİŞİM BİLGİLERİMİZ
BAĞLANTILAR
KISAYOLLAR
anahaberyorum@hotmail.com
0312 230 56 17
0312 230 56 18
Strazburg Caddesi No:44/10 Sıhhiye/Çankaya/ANKARA
Anadolu Eğitim Kültür ve Bilim Vakfı
Anadolu Ay Yayınları
Ayizi Dergisi
Aliya İzzetbegoviç'i
Tanıma ve Tanıtma Etkinlikleri
Ana Sayfa
Yazarlarımız
İletişim
Künye
Web TV
Fotoğraf Galerisi
© 2022    www.anahaberyorum.com          Tasarım ve Programlama: Dr.Murat Kaya